Gökdereden Gökyüzüne çıkan bir nesil.
Ilkbahar güneşiyle aydınlanan bir sabah, 2024 yılında, Anadolu’nun yemyeşil dağları arasında kuş cıvıltıları, gökyüzünde parlayan yeni bir yıldız olan Kaan’ın gururlu sesiyle buluştu; bu, Türk yenilikçiliği ve hayallerinden doğan bir savaş uçağıydı.
Rüzgarın çiçek kokularını taşıdığı bir köyde, gökyüzüne tutkuyla bağlı, hayalleriyle ufkunu genişleten genç Kılınçbey, bu eseri gözleri dolu bir hayranlıkla seyretti.
Yıllarca, yetkin mühendislerin alın teriyle şekillenen bu proje, onun gibi gençlerin vatan aşkıyla dolu hayalleriyle de can bulmuştu.
Kılınçbey, Osmanlı kültürü ve islamla şereflenmiş milyonlardan, kalbinde Türk bayrağı dalgalanan, Kaan’ı göklerde süzülürken hayal eden bir emekli Türk pilotuydu, ve o uçağı kullanma arzusu, içini tarifsiz bir heyecanla dolduruyordu.
O sabah Kılınçbey bir rüya gördü: Özgürlüğün sembolü olan dev bir kartal.
Onu uçsuz bucaksız göklerde kucakladı. Kartalın sesi, yüreğine dokundu: "Kaan sadece metal değil; bir milletin ruhunun yükselişi, senin hayallerinle sulanan bir umut." Uyandığında, trüsünün içinde gizlenmiş eski bir harita buldu; elleri titreyerek açtı, koordinatlar onu unutulmuş bir vadiye çağırıyordu. Kaan’ı hayalen kokpitinde yönetirken göğsünde bir gurur dalgası hissetti ve eski bir tapınak keşfetti, ilkbahar çiçekleriyle çevrili, yüzyıllık runlarla korunuyordu.
İçeride, enerjiyle atan bir kristal buldu; bu, kaybolmuş bir medeniyetin mirasıydı ve Kılınçbey’in gözleri doldu, çünkü bu kristalde atalarının cesaretini hissetti.
Hayalinde kristali uçağa yerleştirince Kaan dönüştü: Kanatları parladı, gökyüzü adeta onunla şarkı söyledi ve atmosferin sınırına ulaşacak kadar hızlı uçtu.
Dünya, Türkiye’nin sadece teknolojiyle değil, Kılınçbey’in yüreğinden doğan bir efsaneyle yeni bir ufka ulaştığını izledi. Anadolu’nun bahar rüzgarlarını teninde hissederek uçmanın hayaliyle gözleri parladı, ülkesiyle gurur duyarak ağladı;
Kaan sadece bir makine değil, onun hayalleriyle şekillenmiş, yıldızlara dokunan bir sembolüydü. Belki bir gün bu hayal gerçek olur ve Kılınçbey, vatan sevgisiyle dolu yüreğiyle, hayallerini gerçeğe dönüştüren bir kahraman olur!
Reacties
Een reactie posten